Ne Değişti?
Tanıtım Yönetmeliğinde Değişiklik
Herkese merhaba,
Geçen pazartesi hafif bir grip mi, yoksa ses kısıklığıyla gelen minicik bir covid etkisi mi yaşadık pek anlayamadık… Bu yüzden bir haftalık zorunlu mola verdik.
Bugün tüm haftanın en önemli içeriği ile sizlerleyiz. Sağlık alanında yapılan tanıtım ve bilgilendirme faaliyetleri yönetmeliğinde değişiklik oldu.
O zaman kahveleri alıyoruz, bu hafta konuğumuz:
“Sağlıkta Tanıtım Yönetmeliği – Instagram’da neyi artık yapamıyoruz?” ☕️
12 Kasım 2025’te yeni bir yönetmelik yayımlandı.
Kısaca şunu söylüyor:
“Sağlık hizmetlerinde tanıtım ve bilgilendirme olacak ama reklam olmayacak.”
Yani:
Sağlık kuruluşu kendini tanıtabilir,
Doktor hangi alanda çalıştığını anlatabilir,
Ama hastayı “ikna etmeye çalışan” reklam dili kullanamaz.
Çünkü burada konu, çanta satmak değil;
insan sağlığı, güven ve mahremiyet.
Neye tanıtım, neye reklam diyorlar?
Yapılabilenler (tanıtım / bilgilendirme):
Hastanenin adres ve iletişim bilgisi
Çalışma saatleri
Hangi uzmanlık dalları var
Hangi hekimler çalışıyor, unvanları ne
Sağlığı koruyucu bilgiler (örneğin “düzenli yürüyüş kalp sağlığını destekler.”)
Yapılamayanlar (reklam sayılanlar):
“En iyi biziz, diğerlerinden üstünüz” algısı
Bilimsel olarak kabul görmemiş yöntemleri abartarak anlatmak
“Sıradışı, mucize tedavi”, “garanti sonuç” gibi iddialar
Ücret, indirim, kampanya, promosyon duyuruları
Çekilişle check-up, hediye ameliyat, “1 alana 1 seans bedava” tarzı şeyler
Özetle:
Bilgi ver, ama yönlendirme, abartma, cazibe oluşturma.
En çok merak edilen: Görseller ve sponsorlu reklamlar
Sosyal medyayı en çok ilgilendiren yer aslında burası.
Yönetmelik diyor ki:
Hasta fotoğrafı / videosu paylaşacaksan:
Açık rıza alacaksın (yazılı ya da elektronik onam formu ile),
Hasta görseli önceden görme hakkına sahip,
İzni istediği an geri çekebilecek,
İzin vermedi diye hastaya hiçbir ayrım yapamayacaksın,
İzin karşılığında para, indirim, hediye veremezsin.
Öncesi / sonrası görseller:
Aynı ortam ve teknik şartlarda çekilmeli,
Fotoğrafın işlem tarihi ve çekim tarihi yazılmalı,
Üzerinde yanıltıcı filtre, oynama olmamalı.
Kritik cümle 👇
“Paylaşılan görsel içerikler; yazılı, görsel basın, sosyal medya platformları, internet siteleri gibi mecralarda sponsorlu olarak ya da ücret verilerek yayınlatılamaz.”
Bunu şöyle söyleyebiliriz:
“Hasta fotoğraflarını, ameliyat öncesi-sonrası görüntülerini reklam bütçesiyle öne itemezsin.
Bunlar normal paylaşım olabilir; ama para verip ‘sponsorlu içerik’ yapamazsın.”
Yani:
Post olarak paylaşmak ✅ (kurallara uygun olduğu sürece)
O postu meta ads panelinden “tanıtımı artır” ile öne çıkarmak ❌ (hasta görselleri söz konusuysa)
Ek bir zorunlu cümle daha var, tüm cerrahi/girişimsel işlemlerde kullanılan görsellerde:
“Her cerrahi veya girişimsel işlemde sonuçlar kişiden kişiye değişiklik gösterebilir. İşlem öncesinde hekiminizden detaylı görüş almanız önerilir.”
Bu, okuyucuya şu mesajı veriyor:
“Bu gördüğün sonuç garanti değil, senin için ayrı değerlendirme gerekir.”
“Teşekkür postu”
Yönetmelik burada da net:
Hasta veya yakınının:
Teşekkür, memnuniyet, övgü dolu sözleri,
Reklam mahiyetinde görsel ya da paylaşım haline getirilemiyor.
Yani:
“Hocamız harika, ameliyatım mükemmel geçti” gibi cümleleri afiş gibi kullanmak ❌
Bunu hasta görseliyle birleştirip öne çıkarmak ❌
Hatta diyor ki:
Bu görsellerin yorum, beğeni, yeniden paylaşım gibi kullanıcı etkileşimlerine kapatılması zorunlu.
Çünkü teşekkür, bir anda “organik reklam”a dönüşmesin isteniyor.
Uluslararası sağlık turizmi için küçük bir parantez
Yurt dışındaki hastalara yönelik tanıtım için özel bir alan açılmış:
Türkçe dışındaki dillerde,
Ayrı bir web sitesi veya sosyal medya hesabı üzerinden,
Hedef kitle yurt dışı seçilerek,
Sponsorlu tanıtım yapılabiliyor.
Ama:
Türkiye’de yasaklanan tıbbi işlemler, o sayfalarda bile tanıtılamıyor.
“HealthTürkiye” logosunu kullanmak zorunlu.
URL ve kurum ismi, Bakanlık ruhsatındaki unvanla birebir uyumlu olmalı.
Kısacası:
“Yurt dışına sağlık turizmi anlatabilirsin, ama hem Türkiye’deki yasaklara hem de etik kurallara bağlısın.”
Peki bu bizi niye ilgilendiriyor?
Bu yönetmelik aslında şu soruyu masaya koyuyor:
“Sağlıkta iletişim yaparken çizgimiz nerede bitiyor?”
Bir yanda:
Kurumun varlığını duyurması, insanlara bilgi vermesi, sağlık okuryazarlığını artırması…Diğer yanda:
Reklam baskısı, rekabet, “daha çok hasta” kaygısı.
Devlet burada diyor ki:
“Ben hakemim.
Sen bilgiyi vereceksin ama insanın korkusunu, umutlarını, bilgisizliğini
pazarlama aracı yapmayacaksın.”
Kahveni yudumlarken düşünmen için… ☕️
Sağlıkta tanıtımı bu kadar sıkı sınırlamak:
Sence hastayı korumak için mi,
Yoksa kurumların önünü fazla kesen bir yaklaşım mı?
Sağlıcakla kalın.